Hz. Mevlana 749. Vuslat Yıldönümünde Anıldı

Beylikdüzü Belediyesi tarafından Hz. Mevlana Celaleddin Rumi’nin 749. Vuslat Yıldönümü nedeniyle Beylikdüzü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi’nde anma programı düzenlendi.

Tasavvuf Meşk Cemiyeti’nin katkılarıyla gerçekleştirilen programa ilçe halkı yoğun ilgi gösterdi. Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık programda yaptığı konuşmada, “Mevlana’nın en büyük özelliği hoşgörülü olması ve sevgi dilini kullanmasıydı.

Bugün için söylenecek belki de en önemli şey, hoşgörü dilinin tüm ülkeye hakim olmasını yürekten dilemek olacaktır. İhtiyacımız olan her şey bu topraklarda. Yeter ki onu nasıl göreceğimizi bilelim.” sözlerini verdi.

Hoşgörü ve barışın simgesi Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi Şeb-i Arus etkinlikleri kapsamında Beylikdüzü’nde anıldı. Beylikdüzü Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen program, Sufi Meşk Topluluğu’nun katkılarıyla Beylikdüzü Atatürk Kültür Sanat Merkezi Beylikdüzü Sahnesi’nde gerçekleştirildi. Hz. Mevlana’nın 749. Vuslat Yıldönümü ‘Şeb-i Arus’ anma programının yanı sıra Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık; siyasi parti temsilcileri, belediye meclis üyeleri, ilçe protokolü ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programı neyzen Serkan Kamacı seslendirdi. Mevlana Celaleddin Rumi’nin Vuslat Yıldönümü ile ilgili bilgilendirici konuşmasıyla başladı.

Aynı zamanda Hüseyin Fahrettin Dede’nin bestelediği Acemaşiran makamındaki Sema Mukabelesi ve Mevlevi Ayin-i Şerif aynı anda icra edildi ve vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Tören Kur’an-ı Kerim tilaveti ile sona erdi.

“Hoşgörü dilinin tüm ülkeye hakim olmasını diliyorum”

Seyirciler tarafından büyük beğeni toplayan anma programında konuşan Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, “Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin Vuslat Yıldönümü vesilesiyle Beylikdüzü’nde bir kez daha buluşmanın mutluluğunu ve memnuniyetini yaşıyoruz. Harika bir gece oldu. Sizleri burada ağırlamaktan onur duyduğumuzu belirtmek isterim.

Hz. Mevlana’nın dediği gibi “Bütün ilimlerin aslı kendini bilmektir.” Mevlana’nın en büyük özelliği hoşgörülü olması ve sevgi dilini kullanmasıydı. Bugün için söylenecek belki de en değerli şey, hoşgörü dilinin tüm ülkeye hakim olmasını yürekten dilemek olacaktır. İhtiyacımız olan her şey bu topraklarda. Nasıl göreceğimizi bildiğimiz sürece. Bazen göz bakar görmez, bazen kulak duyar ama duymaz. Bu sebeple kalbimiz her zaman açık olsun. Sevginin hakim olduğu, kardeşlik içinde birlikte geçireceğimiz günlerin hep ortasında olmak dileğiyle.” Sözlerini kullandı.